İlaç alerjisi, vücudumuza ağız, cilt veya damar yolu ile alınan ilaca karşı gelişen alerjik bir reaksiyondur. Bu reaksiyon neticesinde ciltte kızarıklık, dudak veya gözde şişme, ateş ve nefes almada zorlanma gibi belirtiler gözlenir. İlaç alerjilerinde tanı son derece zahmetli ve zor karar verilebilen bir süreçtir. Burada belirleyici noktalardan biri, ilaç alımı sonrasında görülen döküntüye kaşıntının […]
Alerji testleri; alerjik nezle, astım, egzama, besin alerjisi gibi alerjik hastalıkların tanısında ve bununla birlikte tedavinin yönlendirilmesinde kullanılan testlerdir. Alerji testlerinin bir kere yapıldıktan sonra tekrar yapılıp yapılmama kararını ancak alerji ve klinik immünoloji uzmanları verebilir.
Kontakt dermatit diğer adıyla temas dermatiti bebeğin cildinin bazı maddelerle temas etmesi sonucu gelişen deride kızarıklık, kabarıklık ve kaşıntı ile seyreden bir rahatsızlıktır.
Bağışıklık sistemi yetersizliği; bağışıklık sisteminin herhangi bir parçasının çalışmaması ya da doğuştan olmaması nedeni ile görülen hastalıklar grubudur. Bağışıklık sisteminin etkilenen kısmına göre hastaların başvuru yakınmaları değişebilir. Genellikle yaşamın erken dönemlerinde bulgu verse de geç çocukluk hatta erişkin yaşta da yakınmalara rastlayabiliyoruz. Genel olarak hastalar sık tekrarlayan enfeksiyonlar nedeni ile başvururlar. Bu enfeksiyonlar, orta kulak […]
Burun tıkanıklığı, burun akıntısı ve burun kaşıntısı gibi şikayetlerin görüldüğü alerjik rinit ve üst solunum yolu enfeksiyonlarında çeşitli burun spreyleri kullanılmaktadır. Piyasada farklı içeriklerde burun spreyleri bulunmaktadır.
Alerjik nezle ev tozu akarlarına, polenlere, küf mantarlarına, kedi ve köpek gibi evcil hayvanların tüylerine karşı alerjisi olan kişilerde; tekrarlayan sulu burun akıntısı, hapşırık, burunda kaşıntı ve tıkanıklık gibi şikayet ve bulgularla ortaya çıkan bir alerjik hastalıktır. Alerjik nezle özellikle şikayetleri orta-ağır şiddette olan çocuklarda okul hayatını ve yaşam kalitesini son derece olumsuz etkilemektedir.
Astım varlığı, özellikle kontrolsüz astım, bazı tansiyon ve kalp ilaçlarının kullanılması, kronik akciğer hastalıkları ve mastositoz alerjik şok için en önemli risk faktörleridir. Psikiyatrik hastalıklar, hastanın uyumunu ve davranışlarını etkileyerek risk yaratır. Bebeklerde alerjik şokun tanınması zordur. Ergenlik çağındakilerde ise umursamazlık ve yeterince korunmama nedeni ile alerjik şok riski artabilir.
Herhangi bir alerjen ile karşılaşma sonucu vücudun aşırı tepki göstermesine alerjik şok denir. Bu alerjen; yenilen-içilen bir gıda, ilaç, böcek sokması, enjeksiyon, nefes yolu veya deriye temas ederek vücuda girebilir. Alerjenin vücuda girmesi ile saniyeler içinde veya en geç 2 saat sonra tepki başlayabilir. Bu alerjeni yok etmek için tüm savunucu hücreler aniden aşırı faaliyet […]
Astım, hava yollarının uzun süreli, ataklar halinde seyreden mikrobik olmayan iltihabi hastalığıdır. Astımda tedavinin amacı şikayetlerin kontrol altına alınıp kişilerin sağlıklı bireyler gibi günlük aktivitelerine devam etmelerini sağlamak ve atakların gelişmesini önlemektir. Bu amaçla hastaların bu iltihap üzerine etkili kontrol edici ilaçları düzenli olarak kullanması önerilir. Bilinen astım ilaçları bilimsel çalışmalarla güvenilirliği ve etkinliği kanıtlanmış […]
Ürtiker; Deride, üzerine basmakla solan, kabarık, etrafı kızarık, sınırları belirgin, kaşıntılı döküntülerdir. Bu döküntüler genellikle 24 saatten daha kısa sürer. Kaybolur ve tekrar vücudun başka yerinde ortaya çıkar. Bazen göz çevresi, ağız, dudaklar ve genital bölgelerde anjioödem olarak adlandırılan şişlikler de ürtikere eşlik eder. Ürtiker bulaşıcı bir hastalık değildir, bir belirtidir. Döküntüler iyileşirken iz bırakmaz. […]
